Kariye Camii, İstanbul'da bulunan ve kökeni Bizans dönemine kadar uzanan önemli bir yapıdır. Aslında Kariye Manastırı olarak inşa edilmiş ve Khristos Pantokrator Manastırı'nın bir parçası olmuştur.
Tarihçe: Manastırın temelleri 6. yüzyıla kadar gitmektedir. Ancak günümüzdeki yapının büyük bölümü, 11. ve 14. yüzyıllarda yapılan eklemeler ve restorasyonlar sonucu ortaya çıkmıştır. Özellikle Bizans İmparatoru II. Andronikos Paleologos'un veziri olan Theodoros Metokhites tarafından yapılan restorasyonlar, yapının sanatsal açıdan en parlak dönemini yaşamasına neden olmuştur.
Mozaikler ve Freskler: Kariye Camii'nin en önemli özelliği, iç mekanını süsleyen muhteşem mozaikler ve fresklerdir. Bu eserler, Bizans sanatının en güzel örneklerinden kabul edilir. Mozaiklerde İsa'nın hayatından sahneler, Meryem Ana'nın yaşamı ve çeşitli mucizeler tasvir edilmiştir. Freskler ise özellikle Anastasis (Diriliş) sahnesi ile ünlüdür.
Osmanlı Dönemi: İstanbul'un fethinden sonra, 16. yüzyılda Sadrazam Hadım Atik Ali Paşa tarafından camiye çevrilmiştir. Bu dönemde mozaikler ve freskler tahrip edilmemiş, üzerleri sıva ile kapatılarak korunmuştur. Camiye minare ve mihrap eklenmiştir.
Restorasyon ve Müze: 1948 yılında Amerikan Bizans Enstitüsü tarafından başlatılan restorasyon çalışmalarıyla mozaikler ve freskler yeniden gün yüzüne çıkarılmıştır. 1958 yılında ise müze olarak ziyarete açılmıştır. 2020 yılında ise tekrar cami olarak ibadete açılmıştır.
Önemli Kavramlar:
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page